Sizin için doğru tripod hangisi?

Hemen hemen her atölyemizde özellikle yeni başlayan fotoğrafçılar bize bu soruyu yöneltir. Bu soru ya cevap vermek bir fotoğrafçı için kolay görünse de eğer soran kişi ile empati kurmazsanız yanlış yönlendirme yapmış olursunuz.

Deneyimlerimiz Kişiye göre tripod önerisi yapmaktan yanadır. Bu yazımın sonunda siz amatör fotoğrafçılar kendilerine uyan durumları görerek, kendiniz için doğru tripod’u seçim yapabilecek hale geleceğinizi umuyorum.

Şöyle ki  Fotoğrafçı hakkında bilmeniz gereken noktalar şunlardır.

• Ağır taşıyabiliyor mu?(Sağlık durumu bel, kol sırt ağrıları)
• Ne tür fotoğraf çekiyor(Manzara, doğa, portre, makro gibi)
• Fotoğrafçının Tripod için ayırdığı bütçe ne kadar
• Fotoğraf makinenizin markası, modeli ve ekstraları(Örneğin ekstra grip taşınıyormu)
• Her yere aynı tripod mu taşınıcak(Seyahat tripod ları ayrı bir seçenek)
• Fotoğrafçının boyu ne kadar?(Bazı uzun boylu fotoğrafçılar da yüksek tripod gerekiyor)

Bu sorulara cevap verebiliyorsanız size uygun tripod bulmak kolaydır. Ayrıca bayan ve bay ayrımı yapmayacağım çünkü tek fark belki ağır taşıma ile ilgili olabilir.

Öncelikle fotoğrafçı tripod ları ayakları bakımından  video tripodlarından farklıdır. Üç ayağın arasında bağlantı olmaması gerekir ki her ortamda kullanılabilsin ve denge sağlayabilsin.

 

 

 

 

 

 

 

 

İkinci en önemli unsur stabil olması rüzgar dan fazla etkinlenmemesidir.

Şu an piyasada üç tür tripod yapısı var.

Karbon fiber yani sıkılştırılmış polimer, Alüminyum, Sertleştirilmiş Plastik

Fiyatları birbirinden çok farklı olması nedeni ile yukarıdaki sıralamayı pahalı dan ucuza doğru yaptım.

Karbon tripodlar en pahalı olanları ve maalesef en kullanışlı olanlarıdır. Alüminyum tripodlara alternatif olarak sunulan karbon tripodlar biraz daha hafif olması, hemen hemen aynı sağlamlıkta olması ve yan etkilerden az etkilenmesi ile(rüzgar titreşimleri) bize büyük avantajlar sağlar.

Alüminyum tripod’lar bize uygun fiyatları dolayısı ile hala çok iyi bir seçenek olarak gözüküyor ancak ağırlıkları büyük dezavantajdır.

Plastik olanlar taşıması kolay, ucuz ancak fotoğraf makinenizin ağırlığı açısından alırken iyi seçim yapmanız gereken bir seçenek. Fotoğraf makinenizi ne kadar çok sevdiğinize bağlı olarak bu tripod’lar da bize uygun seçenek sunuyor.

Gelelim tripod ayaklarına tekrar genel olarak iki, üç ve dört kademeli olarak sunulan ayakların en önemli yeri bağlantı noktalarıdır. Bu bağlantı noktaları klipsli veya sıkıştırmalı olabilir. Genel de tripod’un az yer kaplaması için yapılan sıkıştırmalı sistemde sıkıntılı iki durum gözümüze çarpıyor. Birincisi soğuk havalarda kullanımı zorlaşıyor(sıkışma oluyor), ikincisi pratikliği azalıyor. Klipsli sistem de de soğuk havalarda sıkışma yaşıyor ancak o kadar kötü değil, fakat kullanımı çok pratik. Kademe sayısından da bahis etmeden geçemeyeceğim tabii ki daha katlanabilir olması bizim için büyük avantaj.

Tripod kafalarına gelirsek bir çok çeşit olmasına rağmen esasen iki çeşit üzerinde yoğunlaşılmıştır. Ball head dediğimiz bir top üzerinde dönen kafalar ve üç ayrı açıda hareket edebilen tripod kafaları olarak düşünebiliriz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu kafa çeşitlerinin üstünde ayrıca vidalı kol, joystickli kol veya milimetrik ayarlı kafalar inşa edilmiştir.

Fotoğrafçılar daha bir çok çeşit tripod kafası var diyebilir ancak tüm çeşit ve modelleri burada anlatmama imkan yok o yüzden yeni tripod alacaklar veya biraz daha iyisi ile değiştirmek isteyenlere yön göstermek amacı ile genelleme yapmaktayım.

Ball head tripod larda dikkat etmemiz gereken en önemli nokta makine ağırlığını kafa üstünde sabit tutabilir olmasıdır. Aynı durum ball head üstüne takılmış olan joystick sistemleri içinde geçerlidir.

Diğer üç yollu sistemlerde bu sorun yoktur ancak kullanımı daha zahmetli olabilir. Üç yollu sistemin en büyük özelliği daha ince çalışma yapılabilmesidir. (Ufuk çizgisini tam bulmak, açıları tam ayar yapabilmek gibi).

Tripod kafasının da bir üst seviyesine çıkarsak fotoğraf makinenize takılan bağlantı parçasına geliriz. Bu bağlantı parçası tam oturmuyorsa veya gevşek ise tüm tripod’u unutabilirsiniz. Mükemmel bir tripod’unuz da olsa bu parça çok düzgün oturuyor ve sabit duruyor olmalıdır. Çoğu zaman fotoğrafçılar, bu bağlantıyı düzgün yapamıyorlar ve makineleri fotoğraf çekerken titremeler hatta yere düşme gibi kazalarla sonuçlanıyor.

Hiç bakılmayan ve araştırılmayan bir konu da tripod ların kullanım klavuzlarında yazan teknik özellikleridir. Size burada tripodun ağırlığı, açılmış boyu, kapanmış boyu ve taşıma kapasitesi verilir. Kendi ekipmanınızın ağırlığını bilin ve tripod tercihlerinizde mutlaka taşıma kapasitesine bakın, ekipman ağırlığınızı her zaman en ağır objektif ile hesaplayın, sınırlarda dolaşan hesaplamalar yapmayın taşıma kapasitelerinde bazı marjlar bırakmalısınız. Örneğin tripodunuz 3 kg taşıma kapasitesine sahipse ekipmanınız 2 kg yi geçmesin.

Bu bilgiler doğrultusunda sormak istediğiniz sorular var ise iletişime geçiniz, umarım doğru seçimi yaparsınız. Işığınız bol, tripod’unuz sağlam olsun…….